'NEW YORK ve SAKIZ' KİTABI ARTES YAYINLARI'NDAN
Yayın, Şinasi Güneş’in New York şehri Brooklyn Metrosu’nda 24 temmuz 2003’de gerçekleştirdiği performansın videosu üzerine Türk ve yabancı küratör, eleştirmen, yazar ve sanatçıların yazılarından oluşuyor. Bu yazarlardan bazıları “Beral Madra”, “Necmi Sönmez”, “Hakan Akçura”, “Raul Moarquech Ferrera”, “Sztuka Fabryka”...
Performans videosu, New York şehri insanının Brooklyn Metrosu’nun zeminine bilinçli ya da bilinçsiz atmış olduğu, pek çok sakızın izleri üzerine kurulu. Seçili mekân ve öznenin ilginçliği; birer referans olma noktasında, sanatçının yapmış olduğu performansın niteliğinin ve bir kentin sosyo-kültürel açılımının sanatsal deşifresine davetiye çıkarıyor.
Kitap, bu anlamda bir sanat yapıtının derinliğine irdelenmesi açısından Türkiye’de çıkan ilk yayın niteliğini taşıyor. İçeriğin Türkçe-İngilizce olması kitabı daha da güçlendiriyor.
Uluslararası ortamda video art üzerine çalışmaları ile tanınan Şinasi Güneş’in “New York ve Sakız” isimli videosu dünyanın birçok ülkesinde festival, bienal ve sergilerde gösterime girdi.
Performans video’ya, video’da kitaba dönüştü.
Bu yayın, sanatçının performans çalışmasının tekrar dolaşıma girmesini sağlıyor. Sanat yapıtının ivediliği ve bireyler üzerindeki etkisi sağlanmış oluyor.
Kitabın Künyesi:
Artes Yayınları: 4
Sanat Kitapları: 1
Ocak 2009
Fiyat: 9,50TL
64 sayfa
1.Sınıf hamur kâğıt orjinal kapak
Boyut: 18 x 18
Türü: Sanat
Türkçe-İngilizce
DVD armağanlı
ISBN: 978-975-8716-87-6
Dağıtım: Es yayınları
www.esyayinlari.com
New York Ve Sakız Videosu Bilgileri
Sanatçı İsmi: Şinasi Güneş
Yapıt İsmi: New york ve Sakız
Süre: 04:03
Türü: Video-Art
Format: DVD Pal
Müzik: Kruder&Dorfmeister
Yıl: 2004
Bu video New York’ta yaşayan insanların çevre bilincini kritize ediyor.
Video Art’tan Sanat Kitabına Dönüşen Bir Performans
New York ve Sakız Üzerine
Sakız, sakızın yapışkanlığı, bıraktığı izlerin keşfi, farkındalık durumunun ortaya çıkışı ve bir sanat yaratısına dönüşümü. Şinasi Güneş’in editörlüğünde, bu süreci irdeleyen bir kitap: New York ve Sakız.
New York, bir dünya kenti olarak algılanır. Kente bu şekilde anlam atfedilmesinin nedeni onun küresel bakımdan dünyayı yönlendirici etkisinden dolayıdır. Sanat, siyaset, ekonomi ve kültür açısından dünyaya başkentlik eden kent, modernizmle başlayan ve post evreye geçen dönemsel koşullarının yansımalarını hem kendi insanlarına hem de dünya insanlarına enjekte etmekte, ortaya çıkan rasyonel ve irrasyonel sonuçları kendi bünyesinde de barındırmakta fakat daha fazla etkiyi, dünya toplumlarına yaşatmaktadır. Medeniyetin teknolojiyle birleştiği bu kentte insanlar, sistemin parçası olabilmek için talep edilen şekilde olmak ve çalışmak zorundadır. Hızlı tempoya ayak uyduramayanlar ise sistemden dışlanmaya, kaybetmeye mahkûmdur. Yaşamın bu hızlı ritmi, kalabalıkları, belirli noktalarda birbirlerine teğet geçmelerini sağlayan belirli mekânları zorunlu kılmaktadır. Bunlardan bir tanesi New York şehrinin Brooklyn Metrosu’dur. Kent, sunduğu ya da vaat ettiklerinden dolayı insanların gözünde cazip bir şekil almakta ve göçleri de kendine çekmektedir. Kent tam da bir göçmen kentidir. Nüfusun fazlalığı nedeniyle Brooklyn Metrosu gibi yerlerin ortalama ne kadar insan tarafından kullanıldığı göz önüne alındığında çıkan sonuçlar tahmin edilemez çoğunluktadır. Bir çok farklı kültürün, dilin, etnik unsurun bir arada bulunduğu bu kentte metro istasyonunda gerçekleştirilen bir performans acaba bize ne gibi açılımlar sunmaktadır?
Sanatçı Şinasi Güneş, bu çeşitliliği bünyesinde barındıran bu kentin metrosunda bir performans gerçekleştirir. Performansın konusu; metronun zemininde bulunan pek çok sakızın izleridir. Sanatçı eline aldığı bir tebeşirle sakızların izlerini işaretlemeye başlar, işaretler arttıkça ortaya çıkan görüntü halkalar yığınına dönüşür. Burada özne sakızdır. Çiğnenmiş ve yere atılmış bir sürü sakız. Çiğnendikçe katılığını kaybeden, esnekleşen yumuşaklaşan en sonunda cıvık, yapışkan bir şekil alan ve atıldığı yere izini bırakan tüketim maddesi. Birer sembol olarak nitelendirebileceğimiz sakız ve izleri seçili mekân ve mekânın ismiyle birleştiğinde sanatçının bu performansı yoruma açık hale gelmektedir.
Bu perspektiften sanatçı Şinasi Güneş, performans videosunun sanatsal niteliğinin öznelliğini ve sosyal açılımlarının yorumlarını bu kitapta okuyucuyla buluşturuyor. Sanatçı videoyla çıktığı sanat yolculuğunu bu kitap ile tamamlıyor. Ona bu yolculukta eşlik edenler Türk ve yabancı küratör, eleştirmen, yazar ve sanatçılar. Onlar hem sanatsal hem de öznel bakış açılarıyla, bu performansa dair analizleriyle kitaba katkıda bulunuyorlar.
Bu isimlerden birkaçına değinecek olursak eğer, küratör ve sanat eleştirmeni Beral Madra; yazısında, New York’ta bir sanat eylemi gerçekleştirmenin anlamı üzerinde durmakta ve video eylemini Güneş’in New York’ta sanatçı olarak varolma eylemi olarak nitelendirmektedir. Küratör Necmi Sönmez ise “New York ve Sakız” başlıklı yazısında Güneş’in çalışmasını, eş zamanlı üretim modeliyle ilişkilendirmektedir. Küratör, araştırmacı yazar aynı zamansa sanatçı olan Raul Moarquech Ferrera “Beyaz Tebeşir Ormansızlaştırmayı Daire İçine Alıyor” başlıklı yazısında her bir daireyi tekrarlanan eylem ile ilişkilendirmekte bunu da kırsal ve kentsel ekoloji üzerine geç-kapitalizmin bir eleştirisi olarak yorumlamaktadır. Sanatçı ve küratör Sztuka Fabryka ise yazısını Güneş’in videosunun estetik değeri, mesajları ve bir sanat eseri yapan fikri anlamak üzere kurgulamıştır.
Ve bu kitabın yaratıcısı ve editörü Şinasi Güneş, performansın çıkış noktasını, izlenimlerini, amacını “New York ve Sakıza dair” yazısıyla okuyucuya açıyor.
Sanatçının kendisi de dâhil olmak üzere 23 ismin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan bu kitap, bir sanat yapıtının derinliğine irdelenmesi açısından Türkiye’de bir ilk. Yayının içeriğinin Türkçe- İngilizce olması New York ve Sakız’ı niteliksel açıdan güçlendirmekte ve uluslararası dolaşım sürecindeki etkisini arttırmaktadır.
Özgen Yıldırım
Sosyolog-Yazar
Sanatsal Haber 8.02.2009
|
|
|