‘TÜRKİYE’DE GÜNCEL SANAT VE SANAT GALERİCİLİĞİ’ TARTIŞILDI
"media.1" adı altında Medya serilerinin ilki 8 Eylül 2017 tarihinde sanatçı, galerici ve küratör adaylarının katılımıyla Mustafa Kemal Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Moderatörlüğünü YTÜ akademisyenlerinden Burak Boyraz’ın gerçekleştirdiği etkinlikte konuşmacı olarak genç sanatçı Nebahat Karyağdı ve Galeri Eksen’den Galerici Aşkın Önder yer aldı.
Aşkın Önder galerilerin ve sanatçıların sanat yöneticisi ve küratörlere olan ihtiyacının elzem olduğundan ve yurtdışı piyasasına göre ne kadar yetersiz kaldığından bahsetti. Önder, ülkemizdeki galeri yöneticilerinin mevcut şartlarda yeni sanatçılara yönelmeyerek risk almadıklarını belirterek gelecekte galeri sahibi olmak isteyenlere “sanatçının içerisindeki patlamamış enerjiyi keşfetme”nin piyasa için daha faydalı olabileceğini belirtti.
Sanatçı Nebahat Karyağdı ise cesaretin ve istikrarlı üretimin, genç sanatçı adaylarının üsluplarını şekillendirmek adına önemli olduğundan söz ederken, sanatçı olmanın en kritik noktasının “özgünlük” olduğunun altını çizdi.
Söyleşide 1964’te Aliye Berger’in bir çok ünlü ressam arasından sıyrılarak kazandığı resim yarışması da göz önünde bulundurularak güncel yarışmaların nitelikleri hakkında da konuşuldu.
Ayrıca Türkiye’deki sanat fuarlarının galericilik ve küratöryal gelişmelere katkısının tartışıldığı kısımda, ortaya konan bazı sergilerin ithal küratörlerin etkisiyle başka sergilerden bire bir örnek alınan, yaratıcılıktan ve üretilen eserlerin bağlamından uzak olan etkinlikler olduğuna değinildi. Bu noktada akademik camiaya büyük sorumluluklar düştüğü ve ne yazık ki üniversitelerin kısıtlayıcı politikalarından dolayı akademisyenlerin şeffaf olamadıkları da dile getirildi.
Sonuç olarak tüm konuşmacılar tarafından sanatçı, galerici veya küratör olsun dünyanın kalanıyla aynı tempoyu yakalamak adına araştırmanın, tartışmanın, yeniden gözlemlemenin ve deneyimlemenin kritik önem taşıdığı dile getirildi.
Söyleşinin haricinde, konuşma öncesinde katılımcılar sanatçı Emel Örs ile birlikte posta sanatı (mail art) atölyesi gerçekleştirerek, farklı malzemeleri bir araya getirme güdüsüyle yaratıcı eserler ürettiler. Bu kısımda Örs, kendi kariyer hikayesinden de yola çıkarak sanatta öğrenmenin, eğitimin sonsuz olduğunu ve üretirken kişiyi kısıtlayan şeyin öncelikle kendisi olduğundan bahsetti. Atölyeye katılan genç sanatçı adayları da yaptıkları çalışmalarda düşüncenin, kompozisyonun ve malzemenin getirdiği kısıtlamaları kırarak kendi ezberlerini bozan eserlere imza atmaya çabaladı.
Son olarak MKM' de bulunun ve Türk sanatının son 20 yılına damga vuran sanatçıların çalışmalarının yer aldığı Unutmamak Müzesi'de etkinlik kapsamında ziyaret edildi.
Soru-cevap, eğitmen-öğrenci klişelerinden uzakta ve katılımcılar ile interaktif olarak gerçekleşen bu bağımsız etkinliğin ikincisinin bahar aylarında gerçekleşmesi bekleniyor.
SH 10.09.2017
|
|
|