TULUYHAN UĞURLU’DAN İSTANBUL’A ÖZEL PROJE
Ünlü piyanist Tuluyhan Uğurlu, 'Dünya Başkenti İstanbul Gelecek Kuşaklar' adlı yeni bir proje hazırladığını bildirdi.
Uğurlu, üç yıldan beri sürdürdüğü "Güneş Ülke Anadolu" konserlerinde farklı din, dil, ırk ve mezheplerdeki insanların barış ve hoşgörü içinde yüzyıllarca bir arada yaşadığını anlattığını, bunun geçmişte olduğu gibi gelecekte de süreceğine inandığını ifade etti.
Sanatçı olarak Türkiye’nin aydınlık yarınlarına inandığını, bunu "ulus olarak güneşe yürümek" olarak adlandırdığını ifade eden Uğurlu, "Buna inanmasam bunların hiçbirisini yapmam. Varlığımın bir nedeni olmaz. Çünkü sanatkar her zaman tarihten, geçmişten almış olduğu derslerle bugünü sentezleyip, yarına bakar. Dolayısıyla benim her konserim, her projem, yeni umutların var olduğunun ifadesidir. Benim varlığım, sanatkarların varlığı, ümidin var olmasıdır. Bizler bunu temsil ediyoruz. Biz insanlara karamsarlık, kötülük değil, güzellikleri sunarız, güzellikleri vadederiz" diye konuştu.
Uğurlu, bugün toplumdaki çatışma ortamının da sona ereceğine ve Türkiye’nin geleceğinin çok aydınlık olacağına inandığını söyledi.
‘Anadolu toprakları üzerindeki medeniyetler bizim’
Avrupa ve dünya ile entegre olmuş bir Türkiye’nin tarihte olduğu gibi gelecekte de bütün dünyaya ilham kaynağı olacağını dile getiren Uğurlu, şunları kaydetti:
"Yeter ki bizler bazı şeyleri başkaları için değil, kendi özümüzden, kendi varoluşumuzdaki sevgiden, hoşgörüden esinlenerek yapalım. Birilerine yaranmak için bazı şeyleri yapmayalım. Biz yaparsak, biz başarırsak, bizim önümüzde hiç kimse duramaz. O zaman biz güneşe doğru yürürüz. Avrupa’nın bize katacağı değerler olduğu gibi, bizim daha çok Avrupa’ya, dünyaya katacak değerlerimiz var. Bunun farkında olalım. Anadolu toprakları üzerindeki tüm medeniyetleri kendi tarihimiz olarak kabul edip, benimseyelim. Yani diyelim ki; ’Frig biziz, Asur biziz, Sümer biziz, Bizans biziz, Osmanlı biziz, Cumhuriyet biziz’ Bunu dediğimiz andan itibaren masaya çok şahsiyet sahibi olarak otururuz ve biz otururken de herkes ayağa kalkar. ’Güneş Ülke Anadolu’ da zaten bunun ispatıdır."
Uğurlu, "Güneş Ülke Anadolu", "Dünya Başkenti İstanbul", "Mustafa Kemal Atatürk ve Güneşin Askerleri", "Mukaddes Doğunun Tapınakları", "Senfoni Türk" adını verdiği konserleriyle hergün önünden geçilen ama çoğu zaman farkına varılamayan değerleri insanlara hatırlattıklarını ve insanlara önünden geçtikleri değerleri fark ettirme gibi bir misyon üstlendiklerini kaydetti.
"Demokrasi ve çok seslilik"
Konserde insanların geçmişteki bu birikim ve donanımı görünce kendilerine daha bir güvenle salondan ayrıldıklarını ifade eden Uğurlu, "Yeter ki sanatçılarbu değerleri gösterme cesaretine sahip olsunlar. Onun için Tuluyhan Uğurlu konser salonları yerine genelde ören yerlerinde konserler veriyor. Onun için Tuluyhan Uğurlu piyanoyu alıp Nemrut Dağı’nın tepesine gidiyor" dedi.
Uğurlu, piyanonun çok sesli bir enstrüman olduğunu, çok sesliliğin de demokrasi anlamına geldiğini ifade ederek, "Nemrut Dağı’nın tepesine piyano çıktığı zaman o ülkede o gün demokrasi zirveye çıkmış olur. İnsanlar bizim yapmış olduğumuz bu tarz çalışmalarda demokrasiyi, çok sesliliği, o çok seslilikteki uyumu buluyorlar" diye konuştu.
Yeni proje
Ünlü piyanist Uğurlu, "Dünya Başkenti İstanbul Gelecek Kuşaklar" adlı yeni bir çalışma hazırladığını da belirtti.
"İstanbul’u ekonominin, teknolojinin, sanatın, ilmin, fennin başkenti olarak göreceğiz" diyen Uğurlu, kendisine "hayal kuruyorsun" diyenlere, "İstanbul’un bu işi tarihte iki kez başardığını ve Doğu Roma ile Osmanlı İmparatorluğu döneminde dünyanın bilinen başkentinin İstanbul olduğunu" belirttiğini dile getirerek, "Belki biz bunu göremeyeceğiz ama gelecek nesillere
bu bayrağı emanet etmemiz, bu meşaleyi vermemiz gerekiyor" dedi.
Tuluyhan Uğurlu, "Dünya Başkenti İstanbul Gelecek Kuşaklar" projesininCD’sini 2010 yılının Şubat veya Mart aylarında sanatseverlere sunacaklarını ifade etti.
AA 23.12.2009
|
|
|