‘ORTODOKS KÜRDİSTANI’ NEREDEN ÇIKTI?
İsrail Ortodoks Kürdistan’ı kurulmasını istiyor. Damdan düşer gibi önümüze bir kadın sözcü çıktı, bunu söyledi. Fakat bizim basın Ortodoks” lafını atladı.
Ne demek Ortodoks Kürdistan?
İsrail’in Bagradileri Suriye’nin ve Türkiye’nin Ortodoks Ermeni ve Ortodoks Süryanilerini Kürdistan kurmaya davet ediyor olabilir mi? Neden olmasın?
Yüz yıl önce Büyük Ermenistan diyerek başlamadılar mı? Şimdi de Büyük Kürdistan diyorlar, ama dillerinin altında Ortodoks Ermenistan var, onları da Yahudi Bagradi (Pakratuni) ailesi 5. ve 6.yüzyıllarda yönetmiş ve Anadolulu kadim Ermeni Şamanileri Gregoryan Ortodoks yapmışlardı. Yine kendi emirleri altında bir Ermenistan hayalleri var, biliniyor.
İsrailli kadın sözcü “Ortodoks Kürdistanı” dedi, bütün gazeteler bunu atladı. Kürtler Müslümandır, siz neden bu lafı ettiniz, diye soran olmadı.
Bunu sorması beklenen CHP’nin parlatılan yıldızı, yanılmıyorsam İskenderunlu bir Süryani Ortodoks aileden gelen, Selin Sayek Böke mi soracak bunu? Ya da Kılıçdaroğlu’nun Ermeni milletvekili olarak tanıttığı Selina Doğan mı soracak bunu?
Önceki seçimlere giderken Kürt kökenli CHP’liler neden ısrarla delegelikleri istediler acaba diye soranlar şimdi cevabını almış oldular. Aklıma geldi de.
İsrail, ya da küresel kraliyetin patronları, yeni BOP haritasının eş başkanlarını Yeni (Ortodoks!) CHP’den mi hazırlıyorlar diye sormak lazım. “İsrail’e muhtacız diyen” eski BOP’zadeler avucunu yalar.
Ortodoks deyince aklıma Asya Baharat yolunun Venedikli Yahudi şövalyeleri geliyor, bu yolu ellerinden almak isteyen Cenevizli Yahudi tüccarlarla aralarındaki savaşlara Dünya Tarihi derler. İstanbul bu yüzden pek çok işgal gördü, 1204’de zorla işgal ettikleri bu şehirden 1453 de tası tarağı toplayıp gittiler, sonra Osmanlıya kah borç vererek kah kızlarını gelin vererek yeniden İstanbul’a girdiler. Her yol onlara mubahtı. Bir Mustafa kemal çıktı onları kovdu.
Aha şimdi, yeni bir yol daha buldular; Ortodoks Kürdistan’ına kadın Ortodoks başbakan... Selin mi olur Selina mı, bilmiyorum. Ama Tansu Çiller benzetmesiyle cilalanan Selin olacak gibi geliyor bana.
Ortodoks Kürdistan’ı, aslen Kürt ve Müslüman olmayan birilerini daha konuşmayı gerektirir, fakat bundan sonrası beni aşar, bağışlayın.
..........
Kem söz sahibine...
Psikolojinizi bozan şeyleri önce aklınızdan silin, konuşarak yayılmasına yardımcı olmayın. Böyle şeyler telaffuz edenlerin istedikleri yayılmasıdır.
Anımsatıyorum; ÜÇ NOKTA neydi? İyi Şeyler Düşün, İyi Şeyler Konuş, İyi İşler Yap. (Oğuz ata töremizin kitabı Avesta’dan)
Son yıllarda en çok duyduğunuz şeyleri alt alta getirirseniz bunlar belli bir bombardıman altında olduğumuza işarettir. Kulaklarınızdan giren kötü sözler beyinde mayın etkisi yapar, ruh sağlığınızı bozar. Bu çirkin konuşuklar bilerek imal ediliyor.
Kötü söz sahibine...
Kötüyü yayarak bu savaşın aleti olmayınız, kendinizi de böyle kurtarabilirsiniz.
Şimdi size sıralayacağım ifadelerin belli bir merkezden üretilip birilerinin ağzından kulağımıza püskürtüldüğünü düşünmenizi istiyorum. Neden kötü söze kapatın kulaklarınızı dediğimi anlayacaksınız. Düşmanın maskesini düşürmek kötülüğü bertaraf etmenin ön şartıdır, bu maksatla bu çirkin ifadeler yazımıza girmiştir.
Suudi Arabistan Müftüsü Abdülaziz bin Abdullah’ın aç erkeğin karısının etini yemeyi normal gösteren ünlü fetvası... “İslam’da buna izin var!” diyor bir de.
Nasıl uydurulmuş, farkındasınız. Düşman olacakları bir kültür imal ediyor küresel efendisi, o da telaffuz ediyor. Sonuç alıyor; İslam en büyük düşman... Müslüman olanı bile nefrete boğar bunlar. Ne korkunç iftira!
Bu yalanlara ihtiyacı var batılı yağmacıların. Çünkü yeni Haçlı seferine kılıf bulmaları lazımdı. Çünkü yenidünya savaşını buna göre tanzim ediyorlar.
Bir tanesi “Kadının fıtratında erkeğe köle olmak var...” diyor, biz de bunu günlerce konuşuyoruz, yani bunları konuşmamız isteniyor.
Bir diğeri çıkıp baba-kız evlat üzerinden beyinlerimize porno bombardıman ediyor. Bir ders kitabında Hz.Muhammed’i üç yaşındaki kız torununu mescitte omuzlarına almış bu şekilde namaz kıldırırken tarif ediyor. Diğer yandan Türkçe ders kitaplarına “Mete meme em, Ali ayna tut...” porno mayınlar ufacık beyinlere ekiliyor.
Bir yandan da Diyanet İşleri abuk subuk kitaplar basıyor, sessizce İslam kültürü bambaşka şey gibi gösteriliyor. Din eğitimi adı altında akla ziyan görseller ve yazılarla Kabe’yi karikatürleştirmek, Kabe’yi işkence anlatılarının ortasına koymak, bulutlarda göstermek, Mekke’yi ufuk çizgisinde resmetmek, Kabe’yi tırnağının altına gelecek şekilde yerleştirmek, Mekke şehrinin damlarında karakedi resmetmek, Kabe üzerinde sümüklü böcek resmetmek, Kabe’yi havada uçan halıda resmetmek (uçan halı sembolü Yahudi hırsızları ifade eder), Camiye cenaze evi demek, camiyi patlamış mısır gibi resmetmek...
Çocuklar için yazılmış bir kitapta, Hz.İbrahim’in oğlunu kurban etmesi olayını “Oğlum rüyamda Allah seni boğazlamamı istedi” diye anlatmak... Müslüman olan Zekeriya adlı bir çocuk annesini de Müslüman etmiş ve annesi o gün ölmüş, çocuk da annesini yıkayarak gömmüş diye anlatmak...
Erkek çocuğun annesini yıkadığı tarihte görülmemiştir! İğrenç yalanlar bunlar.
İslam öğreten bir kitapta Hz.İsa’nın çakıl taşlarını mucizevi şekilde nasıl mücevhere çevirdiğini anlatmak... Akıl dışıdır, İslam buna olur vermez.
Eğer; 4-6 yaş çocuklarına Din Bilgisi vermek üzere hazırlanmış DİB baskısı bir Kuran Kursu kitabında, bütün sayfaların yarıdan aşağısı boş bırakılmışsa, yazılar ve resimler sayfanın yukarısına sıkıştırılmış minik yazılarla karanlık ve okunaksız haldeyse; bu sayfalara bakan insanlar kendini boşlukta sallanırken hisseder. Dipsiz kuyuya düşecekmiş gibi, ayakları yere basmaya yetmiyor gibi bir his verir. İnsanda boşluk duygusu korku ve panik yaratır.
Böyle sayfalara yazılan hiçbir yazı dikkate değer yazı değildir. Üst başlıkta verilen konu çoktan kuyuya düşer kaybolur. Böyle bir kitabı basan DİB’den çıkmış fetvaların da aynı şekilde insan psikolojisini bozmaya yönelik olacağı açıktır. İnsan psikolojisiyle oynayan kitaplar asla öğretmenin de çocuğun da önüne konulmamalıdır.
Ders kitaplarında çocukların psikolojisiyle oynayanlar tüm toplumun psikolojisiyle ve akıl sağlığıyla pekâlâ oynarlar.
Siz, Ortodoks Kürdistan’ı nedir diye yine de soruyor musunuz? Hani, şu Bush efendi demişti ya, 3.bin yılın Haçlı seferini başlatıyorum demişti ya, 15 yıl önce başlayan o sefer Tahran’a doğru devam ediyor, İskender oraya gittiğinde Avesta’yı yakmıştı, bunlar da Kuran’ın içini boşaltarak gidiyorlar.
Doğru söylüyor Dersimli Kemal, siz hala CHP’yi 1930’ların Kemalist Halkçı CHP’si mi sanıyorsunuz?
İşte örnek bir Kemalist CHP’li, Kamer Genç, ölüsüyle bile Türk bayrağını Tunceli’ne götürdü! Uğur Mumcu’yu bugün yeniden nasıl saygıyla anıyorsak onu öyle saygıyla anacağız. Işıklar içinde uyusun.
Mahiye MORGÜL 28.01.2016
Yazarın Tüm Yazıları... - Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|