DENİZ YILDIZI
Ben engin denizlerde yaşar,
Mutsuz insanlara umut vermek için
Ara sıra kıyılara çıkardım
Ne deniz kızları olurdu etrafımda
Ne de özgür balıkçılar
Yalnızca umut dağıtmaktı görevim
Bir sabah,
Işıl ışıl bir çocuk beni kıyıda gördü.
Bana bir baktı
Işıltısından gözlerim kamaştı
Dedi ki:
''Deniz yıldızı, sen nadide bir mücevhersin.
Etrafına ışık ve sevgi dağıtıyorsun
ama neden bir parçan kopuk?''
''Zamanın bir yerinde, ben yunusların peşinde koşarken,
birisi istemeden belki de isteyerek götürdü bir parçamı kendi gittiği yere,
o günden beri ararım o eksik parçayı her yerde''
Ve çocuk dedi ki yıldıza;
''Üzülme o parça olmasa bile ideallerin dolaşır evrende
Ve dönüp arkandaki denize bakar mısın,
deniz kızları ve mutlu balıkçılar engin denizlerde.
Ve bilsen ben de seni bulana kadar ne acılar yaşadım ve anladım ki;
mutlulukta mutsuzlukta İnsanın kendi içinde
Sevgi, dürüstlük bir çok yerde ancak bunu gören göz olmak gerek''
Ve deniz yıldızı derin bir iç çekti.
''Anladım çocuk, senin bana ihtiyacın yok.
Artık gönül rahatlığı ile beni bırakabilirsin denize''
Ama masal bu ya, ne deniz yıldızı ışıltılı çocuğu, ne de ışıltılı çocuk deniz yıldızını unutur.
Deniz yıldızı denizde, ışıltılı çocuk yeryüzünde isteyenlere, sevgi ve erdem dağıtmaya sonsuza kadar devam edeceklermiş ve bunu yaparken hiç bocalamadan, fazla ağlamadan, ağızlar dolusu kahkahalar atarak, neşeyle hep coşacaklarmış. Bazen onları anlamayanlar olsa da. Belirli dönemlerde hep bir araya geleceklermiş ve öyle çoğalacakmış ki başka deniz yıldızları ve ışıltılı çocuklar görenler şaşacakmış.
Nurhan ÖZGEL 21.06.2018
Yazarın Tüm Yazıları... - Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|