ÜÇ DERECE TEORİSİ
Bu sabah oğlum uslu uslu arabaları ile oynamaya başladığında bu fırsattan yararlanıp kendime mis gibi kokusunun evin her yerine sindiği kahvemi yapıp, dergi ve gazetelerin içine daldım. Çok hoşuma giden, çok doğru bulduğum bir konuyla karşılaştım. Banu Tuna’nın kaleme aldığı yazıdan alıntılarla kendi düşüncelerimi de katarak konuyu sizlerle paylaşmak istedim.
‘’Üç derece teorisi; ruh halinizin belki de hiç tanımadığınız birileri tarafından etkileneceğini iddia ediyor. Aile, iş ve komşu dışında, arkadaşlar hayatın mutlu ve özgür tarafına ait insanlardır. Onları kendimiz seçeriz Bize benzeyen yada varlığından zevk aldığımız insanlar olarak. Geçmişi uzun yıllara dayanan arkadaşlar ise insanın hafızası olur. Diyelim ki en yakın arkadaşınızla buluşacaksınız. Fakat sizinle buluşmadan önce başka biriyle buluşup yemek yediği bir başka arkadaşı mutsuz biri. İnsanların mutlu mutsuz ruh halleri veya olaylara bakışları insan iletişimde çok etkili, ondan aldığı negatif elektriği sizinle olan randevuya elinde olmadan taşıyor ve de sizin pozitif elektriğinizi alıyor. İşte kısaca bahsettiğim üç derece teorisi. Sizin tanıdığınız veya tanımadığınız üçüncü bir şahıs bu olumlu ya da olumsuz zinciri yaratıyor. ‘’ diyor yazısında ve çok daha uzun anlatıyor.
Okuduktan sonra kahvemden bir yudum aldım çok doğru olduğuna karar verdim, mutlaka buna benzer durumlar sizlerin de başınızdan geçmiştir. Çok mutlu olduğunuz, kendinizi enerji dolu hissettiğiniz bir gün bir arkadaş sohbetinde tüm enerjinizin yok olduğunu yada tam tersi halsiz yorgun hissettiğiniz bir anda nasılda pozitif olduğunuz. Siz siz olun ruh halinizi olumsuz etkileyen, etkilemeye çalışan insanlardan uzak durun. Hayatın zaten yorgun anlarını, şartlarını bir de olumsuz insanlarla bir arada olup kendinize bir kat daha eziyet vermeyin. Ben ne insanlar tanıyorum hayatlarında türlü sıkıntıları olup da etrafına asla hissettirmeyen ve yine ne insanlar tanıyorum ki birçok iyi donanıma sahipken hayatı karamsar gözlüklerle yaşayan. Ben karamsar gözlüklere hiç alışamadım, hep renkli ve aydınlık gözlükleri biraz da havalı gözlükleri seviyorum. Benden söylemesi hangi gözlüklerden hoşlandığınıza karar verin bakalım.
ÖZEL TASARIM GÜMÜŞ SEVENLER BU HABER SİZE;
I’ea gümüş tasarım; mimar ve tasarımcı Elif Barut ve Afitap Tufan tarafından kurulan özel tasarım gümüş yapan bir atölye. Tasarımlarında genelde yalın ve organik çizgileri tercih eden Elif Barut , tasarımları renklendirirken mine ve kumaş gibi değişik materyalleri kullanıyor. Bu tasarımlarını İstanbul , Ankara, Dublin , Amsterdam, Amman ve Londra’da beğenilere sunan ekip, Belçika’nın ünlü gümüş markası Mika’ nın da özgün eserlerini bünyesinde bulunduruyor. Moda ve Kapalıçarşı’daki atölyelerinde rodyum kaplamalı gümüş takı ile kurumsal hediyelik ürünler tasarlayıp üretiyorlar. Moda’daki atölyelerinde belli aralarda sergiler düzenleyecekler ve gümüş sevenlerin beğenilerine sunacaklar buradan size bu sergi günlerini mutlaka aktaracağım
Dr.Şakir Paşa sk N:10/1 Moda – İstanbul 0216 345 15 81
Perrin GÖKDEMİR ÜLKER 18.01.2009
Yazarın Tüm Yazıları... - Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|