|
GELECEĞİMİZ, ÇOCUKLARIMIZ...
Her yerleşimin büyük kentlere dönüşümünde en çok etkilenenler günümüze kadar hep çocuklar olurdu. Şimdilerde onların gereksinimleri daha iyi anlaşılmaya ve az bir alan da olsa birer oyun elemanı ile değerlendirilerek onlara armağan edilmeye başlandı. Ancak her mahalleye en az bir çocuk bahçesi kavramı artık yeterli olmuyor. Bahçeden peyzaja açılımın oluştuğu 19. yüzyıldan 21.yüzyıla, çocuklar ve hatta iç çocuklu yetişkinler için çocuk oyun alanı kavramının önemi arttı ve artıyor. İnsan yetişmesinde ve gelişmesinde önemli yeri olan oyun, her yaş grubu için planlı olarak sağlanmalı ki sağlıklı toplumlara ve ülkesel gelişmelere katkı oluşsun.
Nedir çocuk oyun alanı dersek; içerisinde her yaş grubunun ayrı ayrı ya da birlikte oyun oynayabileceği, eğitilebileceği, doğal özelliklerin birleştirdiği mekanlar organizasyonu ve özel olarak kent planlamalarında yer alacak geniş alanlar olarak tanımlanabilir. Son yıllarda sadece İstanbul'da bir örnek oluşturuldu bu kapsamda bildiğimce. 1996 yılından itibaren Düzce'deki öğretimimizde özel olarak yer verdiğimiz bu konuda proje dersimizde ürettiklerimizden esinlenildiği görüşündeyim biraz da gururlanarak mezunlarımızla. Her konunun uygulama alanı bulması güç olduğundan bir başlangıçtır sevinci ile böyle yazdım meslektaşlarımı kızdıracağımı bilsem de, biz ne yapıyoruz yıllardır diyeceklerini duyarak.
Bu oyun alanları tasarımı özellik gerektirmekte ve çocuk bahçelerinden ayrıcalık göstermekte. Nasıl ki eğlence merkezleri ki en güzel örneği Disneyland özel bir tasarımsa, çocuklar için de kentlerde daha özel alanlara yer verilmeli ve özel tasarımlarla çocuk bahçelerinin tek düze kavramından daha özgün kullanımlar getirilmeli. Ayrı dünyalar ve her bölgenin özelliklerini taşıyabilecek ve özellikle çocuklar için zararlı oluşumlardan (batıcı- zehirli bitkiler, zehirli madde ile korunmuş ahşap ve metaller, kaygan zeminler, vd.) uzak tutulan bu alanlar, işin sahipleri yani peyzaj mimarlarınca tasarlanmalı, uygulanmalı ve sürdürülmelidir.
Artık bilgisayar dünyamız çok genişledi ve tüm çocuklar büyükler gibi esir durumda… Gelişmelerinde ne derece olumlu etken henüz tam bilinmiyor ya da zararları henüz rakamlarla ortaya konulmadı (özellikle gözler, kaslar, vd.). Sabit bir ortamda ve bedensel hareketten yoksun kalınarak özellikle oyunlara yoğunlaşmış çocuklar, gençler ya da iç çocukları canlı yetişkinler, oyunlarında oluşan sosyal yaşamdan nasıl yararlanıyorlar? En büyük meraklarımdan birisi bu, işimin gereği kullanmam dışında kendimi frenlediğimden belki… Tanımadıkları ama iletişim kurdukları bir dünyada yani sanal alemde yolculuklarında ne kadar da mutlular. Ancak gelecek onlara neler hazırlıyor endişesi/endişem giderek artıyor ve çocuk oyun alanı yoksunluğundan diye düşüncen yoğunlaşıyor. Artık zihinsel gelişmeleri artan çocuklarımız, eski sokak oyunlarından da çok uzaklaştılar özellikle büyük kentlerimizde. Sokakta oynanan futbol, vd. sporlardan da. Tek kişilik mutlulukla yetinmekteler. Birlikteliklerinde oluşan bedensel zararlanmalardan uzaklık mı acaba diğer mutlu eden hem onları, hem de ebeveynlerini?... Bilemiyorum nasıl bir gelişme bekliyor nesillerimizi ama sağlıklı olmadığı düşüncemle çocuk oyun alanları önemini vurguluyor ve belediyelerimize çok iş düştüğünü yineliyorum.
Gelecek hepimizin, çocuklar ise geleceğimiz…
Prof. Dr. Güniz AKINCI KESİM
17.02.2009
 Yazarın Tüm Yazıları... -  Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|
