Küresel ekonomik kriz Türkiye’de de yavaş yavaş etkisini göstermeye başladı. İşten çıkarılmalar karşısında halk arasında “krizde en şanslı kesim devlet memurları en azında maaşlarını düzenli olarak alıyorlar” yorumları yapılıyor. Ev sahipleri kiracı ararken memur olmasına dikkat ediyor. Esnaf ise memura çekinmeden mal satıyor. Bankalar memura düşük faizlerle ihtiyaç kredileri veriyor… Hiç düşündünüz mü memur maaşları ödenmez ise ne olur?
Vakti zamanında Osmanlı Devleti içinde bulunduğu mali kriz nedeniyle memur maaşlarını dahi ödeyemiyordu. Böyle durumlarda yani hazine maaş ödeyemeyince memurlara maaş karşılığı “sergi” adı verilen resmi bir kağıt verilirdi. Sergi kağıdını alan memur değerinin çok altında piyasadaki sarraflara kırdırmak zorunda kalırdı. İstanbul’da 1879 yılında yaşanan mali krizin etkisi çok büyük oldu. Artık sarraflar da memurların elindeki sergi kağıdına itibar etmiyordu. Her gün Maliye hazinesinin bahçesine toplanan halk çaresizlik içinde maaşların ödenmesini beklerdi. Bahçede bekleyen kabalığın arasından yükselen bedduaların hedefi dönemin Maliye Nazırı Zühdü Efendi’ye yönelikti. Zira Maliye Nazırı hakkında yolsuzluk söylentileri ve Kızıltoprak’taki mülklerini nasıl elde ettiği dillerde dolaşmaktaydı. Hatta halk arasında Maliye Nazırı’na duyulan öfke şu beyitle dile getirilmiştir.
Dua almakla olmuştur Kızıltoprak’lar.
Altun senin de 80.000 altun yaptığın var mı?
Mali krizin sosyal etkileri artmaya başlayınca hükümet yaklaşan ramazan ayında yarımşar aylık ödeme yapılacağını duyurur. Bunun üzerine memurlar ve emekliler soluğu maliye veznelerinde alırlar. Hükümetin vaat ettiği yarım maaşı alabilmek için yaralanmayı ve elbiselerinizin yırtılmasını göze almanız gerekirdi. Çünkü ödemelerde büyük bir izdiham yaşanırdı. Yarım aylığı maliye veznelerine yaklaşabilenler ve veznede tanıdığı olan şanslılar alabildi. Geride kalanlar ise ramazan bayramında alacaklardı. Fakat ramazan bayramında beklenen maaş çıkmaz. Bu sefer maaş beklentisi kurban bayramına kalır. Osmanlı memurları 1879 yılının kurban bayramında maaşlarını alabildiler mi bilmiyoruz ama Osmanlı maliyesi üzerine yapılan çalışmalarda düzenli olarak memur maaşlarının ödenmediği ortaya çıkmaktadır.
Kaynak: Ö. Faruk Bölükbaşı, II. Abdülhamid Döneminde Mali İdare, İstanbul: Osmanlı Bankası Arşiv ve Araştırma Merkezi Yayınları, 2005, s. 36-37.