PLANLAMA DENİLEN SÜREÇ VE UYGULAMA…
Planlı gelişmeler, konunun etüdü ya da sörveyi ve analizinden geçen, tüm nitelikleri ile kontrol edildikten sonra uygulama başlatılan, kontrollerle sonuca götürülen çalışmalar olarak tanımlanabilir.
Özetle insana yarar ve verimlilik önemli. Her çalışmada, konuya uygun bir alan ya da her alana uygun bir kullanım bulunduğu bilinmekte. Eğer hızlı gelişmelere imza atılmak istenirse ve aşamalar atlanırsa kısa dönemde iyi sonuçlar alındığı düşünülür ancak uzun dönemde her tür zararın getirileri ile karşılaşma olasılığı yok edilemez. Günümüzde, sonuçları tam olarak hesap edilmeden çıkılan yollarda karşılaşılan güçlüklerden geri dönülme çabaları ile ilgili sonuçlar izlenmekte.
Etüd ya da sörvey sonrası analiz ve diyagnoz ile gelişen bir planlama temel aşamasını izleyen plan oluşumunda, koordinasyon ile oluşturulacak karar sonrası gelişen uygulama planları ile yapılan uygulama daha doğru sonuçlara götürebilir ve özellikle uygulama kontrolü ile sürdürüldüğünde istenenler süreklilikle gerçekleşebilir. Peyzaj mimarları planlama çalışmalarını yoğunlaştırıyor ve ülkenin pekçok bölgesinde çalışmalar yürütülüyor. Özellikle kırsal planlamalar geleceğin planlanmasında geçmişte yapılan hataların geleceğe taşınmamasında çok önemli. Kentler gelişigüzel yerleşmeyecek, istenen ve insan konforuna olanak tanıyan gelişmeleri sağlayabilecek. Plansız yaklaşımlarla kullanılan tarım alanları zamanla değerlerini yitirmekte hatta yapılaşmalara terkedilebilmekte.
Oysa verimli tarım alanlarından yoksun ülkeler (İsrail, vb.) ise farklı sera çözümlemeleri (dikey sera) ile tarım ürünlerini teknik olarak üretebilmekte. Ülkemizde ise planlama çalışmalarının yeterince değerlendirilememesi ile tarım ülkesi özelliğimiz yitirilmekte ya da özellikleri değişmekte. Örneğin; buğday tarlaları azaltıldıkça ithaller artmakta, otuz yıl öncesinin lezzetli ekmek ve makarnalarımızın kaynağı buğdaylar bulunamamakta, genetik değişimli ürünler geleceği yitirmekte, niteliksizleşen ürünleri tercih etmediklerinden ihraç edilememekte, geri dönüşümler iç piyasada tükettirilmekte, tüm orman alanları fındıklıklara, ovalar kavaklıklara dönüştürülmekte, satışları değer yitirince altenatif ürünler aranmakta.
Tüm bu olumsuz gelişmeler daha önce de söz ettiğim yöre-bölge-ülke planlamalarının yetersizliğinden kaynaklanmakta değil mi? Özetle; peyzaj mimarlığının gerçek uğraşı alanı peyzaj planlamanın ve özellikle ekolojik planlamanın değeri günümüzde biraz olsun anlaşılmaya başlandı ki uygulama alanları arttıkça, özellikle kamu kuruluşlarında uygulama alanları genişletildikçe de, daha da gelişecek. Geç kalmanın neresinden dönülebilirse...
Planla, sörvey temeliyle öneri plan ve uygulama planlarını yap, uygulamanı kontrol et EFES (estetik-fonksiyonel-ekonomik-sürdürülebilir) için. Gerçekten asırlar öncesi iyi planlanmış bir kent olarak yüzyıllara aktarılan Efes gibi ürünlere sahip olabilecek miyiz, yoksa dünya kaynaklarımızı hızla tüketip yok olmayı mı tercih edeceğiz?...
Doğa içinde doğal yaşama özlemsiz sağlıklı günler dileklerimle…
Prof. Dr. Güniz AKINCI KESİM 14.12.2009
Yazarın Tüm Yazıları... - Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|