TÜRKİYE GERÇEKLERİNDEN…
Düzce’de acılarla geçen on yılın ardından,
Etkisinden kurtulmak için çabalanan,
Prefabrik ya da çadırdan dönülen,
Rastgele yerleşimlerden kaçınılan,
Eskilerden örnek alınmaya çalışılan,
Merkezden uzaklaşmaktan korkulan,
Lazım olsa da yolları son yılda düzelebilen,
Eskiyen yenikentle övünmeyi sürdüren,
Yenilenemeyen merkezle becelleşen,
Acımasızca, zarar gören kat sayısında direnen,
Şaşırtıcı gelişmelerle de tanışan,
Arsalarının sorununu hala çözemeyen,
Maalesef bu gerçeklerle yılları döndüren.
Konuralp gibi sağlam bir tarihi yerleşimle başlayan,
En kuzeyde Akçakoca ile denize açılan,
Ne tür turizm istenirse bulunan,
Tatillerde İstanbul ve Ankara ile buluşan,
İnsanlarının etnik çeşitliliği ile değerlenen,
Doğasını yitirmemek için çabalayan,
Üstünlüklerini tanıtmak için araştıran,
Zonguldak, Bartın, Bolu, Karabük, Kastamonu, Kocaeli, Sakarya ile birleşen,
Cevabını Batı Karadeniz Kalkınma Birliği olarak veren,
En düzde yerleşse de yemyeşil dağlarla çevrelenen,
Türkiye gerçeklerinden değil mi?
Konumu nedeniyle sallantılarla tanışık tüm yerleşimlerin sadece bir örneği!
Nüfusla orantılı olarak değerlendirilmesi gereken diğer gerçeklere önemli bir örnek.
Tarım, Endüstri, Turizm, Üniversite ile geliştirilmeye çalışılsa da
gerçekleri özümlemesi gerekmez mi?...
Prof. Dr. Güniz AKINCI KESİM 19.02.2010
Yazarın Tüm Yazıları... - Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|