Anasayfam Yap | Künye | İletişim | Reklam

    Anasayfa

   Resim - Fotoğraf

    Sahne Sanatları
    Müzik - Konser
    Sinema - Tv
    Kültür - Edebiyat
    Tarih - Arkeoloji
    Tasarım - Mimari
    İnsan - Polemik
  ●  Bizden Haber
  ●  Yazarlar
  ●  Yasal Uyarı
  ●  Linkler

 

Bizi Facebook'tan Takip edin Bizi Twitter'den takip edin

 

Üye / Yazar Girişi

 Kullanıcı :

 Parola   :

  Kayıt Ol

 

 

Kuzgunun Rüyaları

ŞEHİR TİYATROLARI
İSTANBUL DEVLET TİYATROSU

  


 

 

 

 

 

 

AKIL ÇAĞI MEKTUBU

Tuncay Temiz’in sitesindeki bir yazışmadan:
“TANRI ÜZERİNE” başlıklı bir internet sohbetinde ne demişim.
TANRI, Tan yerinden yükselen IŞIK demektir. TAN yeri, TUN -ya, dünyamızdır, DÜNYA gündüze ait bir kavram çıkıyor, geceyi kapsamıyor...
Sözcükler bize IŞIK tutar. Sözcüklerle yaptığımız zihinsel faaliyet dahi ışıkla ifade edilebilmektedir.

TAN-URİ..
Güneşin ışığı her gün ordan yükselmezse ne bitkiler var ne biz varız. Tanrı ordan her gün bize hayat verir. Onu neden kendi içinde veya çok uzaklarda arıyor bazılarımız? Oysa IŞIK gerçek ve o olmazsa biz, insan,hayvan, bitkiler, doğa, su, ağaç ... hiç bir şey yok. Ve onun her gün ordan yükselmesiyle duyulan GÜVEN, güveni sağlayan DENGE-RİTİM işte odur bizi hayata bağlayan..

Şimdi bütün dengeleri kırıyoruz ve TANRI nerde diye arıyoruz..... Melekler dişi mi erkek mi aramak gibi.
ŞEMS, güneş yani... GÜNEŞ nedir nasıl meydana gelmiş olabilir bunu konuşmak lazım. Onu bilmiyorum.
KUN ESİĞİ yani. Işıktan UR olduğumuzu kabul edenler ayrı bir tartışma başlatırlarsa ona katılmayı tercih ederim.

SÜMER -ŞAMAN atalarımız gibi düşünmeye başladım şu antik araştırmalarım sırasında. ŞAM-AN ile ESİ-MER /FER/PER derken baktım onlar gibi düşünüyorum. Tanrı kavramı ÜÇ dinin anlattığı soyut Tanrı oldu çıktı. Galiba bizi yanıltan bize anlatılan Tanrı kavramı. Oysa IŞIK Kültürü içinde ne Tanrılar var... ŞEMS Suresinde bile Hz.Muhammet IŞIK Tanrı kavramı üzerine yemin ediyor. "Onun adıyla söze başlarım; Elif, Lam, Mim", "ELİF LAM RA,", "YA-SİN", "ŞEMS"... Bu sözcüklerin hepsi de SÜMER TANRISI diye bildiğimiz IŞIK Tanrı KİBELE'nin, İLYAPA'nın diğer adlarıdır, OP/UP, yani yukarıdaki, Ulu GÖĞ, ULU-OĞ=ALLA-HÛ bile SÜMER Gök IŞIĞI Tanrı adı çıkıveriyor... Işıklar içinde uyusun deriz ölen yakınımıza... Duamız bile IŞIK üzerinedir...

Ben benim Tanrımla barışıkım, çok uzun yıllar sonra onun ışığını algılamaya başladım. Başkalarının tanrısıyla örneğin İSA ile hiç alakası yoktur. İsa Tanrıdır diye tutturunca elin oğlu, mucizeleri yapan adam İSA Tanrıdır dedikçe, “HAYIR, TANRI İNSAN DEĞİLDİR”, diye anlatmak zorunda kalmış HZ.Muhammet. Işıktan ur olan göktaşlarını Allah'ın ispatı olarak göstermiş, koymuş MEKKE'de kapalı yere, HACER-ÜL ESVET demiş sekiz tane gök taşına.

Evet bu göktaşları IŞIKTAN UR OLMUŞLARDI, Işığın maddeye dönüşebileceğini söylüyordu... Tanrının mucizesi budur, diyordu. İSA'ya atfedilen korkutucu doğa olaylarıyla insanları kandırmayın, aklınızı kullanın diyordu...

Hele SUYU kendine alıkoyan YAHUDİ tayfasına ALLAHSIZLAR VİCDANSIZLAR diyordu Şems suresinde. Sekiz maddeyle sayıyor, ışığın evrendeki bütün göstergeleri üzerine yemin ederek, hatta insana ve onun meziyeti olan AKLI üzerine bile yemin ediyor... Evet AKIL, IŞIKLI BAĞCIKLARIMIZDIR...

Baktım, bizim Anadolu'daki " ALLAHSIZ " ile aynı anlamda bir kavram bu... "Allah yoktur" demekle ilgisi yok.

Dinler sınıflar üstü değildir. Bunu da konuşabiliriz. Ancak üç dinden söz ediyorum. Önceki kültürler, TAO ve ŞAMANİ vardı, onların inanışı din değil " kültür" idi. Bugünkü din kavramıyla onları anlatmak olanaksızdır. Yoksa kalkar Şamanlar def çalar kötü ruhları kovardı demeye başlarız. Halbuki bu kültür bizim ilahi okurken def çalan, Urfa mevlitlerinde ve Kadirilerin sabah namazlarında devam ediyor, haberleri yok.

Tuncay kardeşime not:
Sitene koyduğun resim nasıl öyle? Yüzünün yarısını kestin, omzunda başlıyor burnunda kesiliyor resim. Yarım yüzlü resimle bize ne mesaj verdiğini anlayamadım, bir omuzun mu daha değerli yoksa?

Yüzünle omuzun simetri durmuyor, dengesizlik var bunda. DENGE arıyor gözüm, çünkü evren denge üzerine kuruludur. Gözünün ikisini de göstermeni bekliyorum. ASİMETRİK ŞEKİLLER evrenin kurallarına aykırıdır, insanı afallatır, bocalatır, şaşırtır... Gel bizi şaşırtma. Böyle afallatan resimlerle dolu ders kitapları, bebelerimiz ZİHİNSEL ÇÖKÜŞ yaşıyor, yani o kitaplarda gizli silah var. İTHAL et gibi İTHAL Müfredat ile gelen hastalıklardan yaşıyor çocuklarımız... ASİMETRİ VİRÜSÜ koydular kitaplara, TANRISAL Olan yüce DENGE'yi kırıyorlar, RİTMİ yok ediyorlar. ALLAHSIZLAR. Onlar kim mi, söyleyeyim. Tıpkı ŞEMS suresinde ALLAHSIZ diye sözü edilen bir tayfanın eliyle yapıldı o ders kitapları... Çocuklarımızı BEYİNSİZ bırakan ile SUSUZ bırakan arasında ne fark var? İkisi de TANRININ insana bahşettiğidir, onu kendine alıkoyan karşısındakini ondan mahrum bırakan her kim ise TANRI KATINDA SUÇ İŞLİYOR.

Bu anlamda onlar ALLAHSIZDIR! Uyma onlara, yüzünü göster, yarım yüz olmaz, insana dair değildir.
Allahsızlığa bir örnek de Dalin’in Anneler Günü reklamında var.


Mahiye MORGÜL
8.05.2010

Facebook ta paylaş


Yazarın Tüm Yazıları...  -   Yazar'a mesaj yaz  -   Yorum Yaz 



 

Yorum Yaz

 

Tavsiye Et

Okuyucu Yorumları

akilcagi

 Bu kişiyel mesaj yaz

12.08.2010


 

SanatsalHaber Basın Konseyi üyesi olup Basın Meslek İlkelerine uymaya söz vermiştir. SanatsalHaber'de yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Sitede yayınlanan yazı ve fotoğrafların her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Copyright © 2008-2021 SanatsalHaber.com.