SU DALGASI…
Doğadaki bazı konuların anlaşılmasında en kolay yol, suyun kenarına gelerek küçük bir taş atarak iç içe dalgaların nereye kadar gittiğini izlemek değil midir? Her işte ya da olayda etkilenme düşünüldüğünde bu, akla gelendir. Başlayan bir dalgalanma gidebildiği yere kadar hızı azalarak taşınır. Atılan taşın boyutu dalga ulaşma mesafesini etkiler ki, çok büyük taş ile taşan su yanısıra dalganın karşıda oluşturduğu etki de az değildir.
Burada büyük düşünür Hz.Mevlana’nın "Bir sineğin kanadını oynatması, Arş-ı Rahman’ı titretir" sözünü anımsamamak mümkün mü? Buna göre; “Bir kelebek, Çin’de kanatlarını çırparsa, Kaliforniya’da fırtına koparır” sözü de gündemde ki örneklemesi; 29 Haziran’da Çin’de olan 6.3lük deprem sonrası Kalifoniya’da başlayan deprem fırtınası ki yarım günde ardarda 20 den fazla 4 şiddeti civarında depremler yanısıra Virginia, New Jersey, Maryland, Ohio ve başkent Washington başta olmak üzere doğuda oluşan zarar veren fırtına...
Bu da Japonya’da deprem sonrası oluşan tayfunu ve Fuji zirvesinde görülen bulutu akla getiriyor. Şapka (bize göre sarık) formlu, sanatsal görünümlü, “tsurushi-gumo” olarak isimlendirilen bulutun gerçekliğini Japonya’daki meslektaşıma “bir fotoşop ürünü değil mi” diye sorguladıktan sonra yazmayı uygun buldum. Son yıllarda neyin gerçek neyin düzenlenmiş olduğu konusunda bazen bu doğrulatmalara gerek duyuyoruz maalesef. Japon eşinin bizzat görmüş olduğunu ve tayfundan sonra dönerek dolaşan bulutun bu görüntüyü oluşturduğunu bildirdi. Çok nadir oluşan bu görüntüyü internette görmüşsünüzdür gerçekten ilginç. Dünyamız her tür marifetini göstermekte şu sıralar hayırlar ola... Tüm zarar görenlere de geçmiş olsun.
Büyük Bizans depremi sonrası Marmara denizinde su altında kalan, tarihi değerler taşıdığı varsayılan ve on prens adasından birisi olan “Vordonisi” de gündemde. Demek ki deprem pek çok değişime neden olabiliyor amman çok büyük olmasın... Olmaz ya da olmayacak demek faydasız, önlem almamak ya da ne zaman olabileceğini kestirebilecek çalışmalara destek vermemek doğru olmayan.
Şu sıralar bir taş atıldı ve kısmen de olsa su dalgalarımız yayılıyor. Sayın Kadir Sütçü, evinin bahçesindeki karınca koloni evlerini yenileme çabasını sürdürüyor, en azından İstanbul Avrupa yakasına yardımcı olabilir gayretiyle... Sitesinden (www.dkos.org), araştırması amacıyla yenilediği karınca evlerini görebilirsiniz. Keşke her kentimizde yapılabilse ve bu hassas hayvanların göstergesinden yararlanılarak en azından kalan açık alanlarımızda zarar boyutunu atlatacak fırsatı yakalayabilsek. Kent yenilemeleri uzun süreli olduğuna göre ilk önlemler basit türde de olsa olmak zorunda ve özellikle bu hassas yılın atlatılabilmesinde çok önemli. Yaşanan kötü sonuçlardan olabildiğince uzak kalabilmek dileğimiz. Çok katlı ve her katta bahçeleri olan yapılarımızda da birer karınca lab. kurulabilir belki ve gözlemcisi ile birlikte tabi. Çalışmalar sürüyor ve sürmeli... Bir saniyelik saat düzeltmemiz de bazı değişimlerin göstergesi. 8.6lık Endonezya depremi sonrası kayan ekseni yerine döndürecek gelmez demeden...
Sevgisiz kalmamak, dostluk yoksunu olmamak, bütüncül davranmaktan geri durmamak, birlikten doğacak kuvvet ile dünyamızda her daim su damlası gibi mutlu yaşayabilmek umuduyla...
Mahatma Gandi’nin sözü ile;
"Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelere dönüşür,
Düşüncelerinize dikkat edin, duygularınıza dönüşür,
Duygularınıza dikkat edin, davranışlarınıza dönüşür,
Davranışlarınıza dikkat edin, alışkanlıklarınıza dönüşür,
Alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerlerinize dönüşür,
Değerlerinize dikkat edin, karakterinize dönüşür,
Karakterinize dikkat edin, kaderinize dönüşür."
Prof. Dr. Güniz AKINCI KESİM 1.07.2012
Yazarın Tüm Yazıları... - Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|