Anasayfam Yap | Künye | İletişim | Reklam

    Anasayfa

   Resim - Fotoğraf

    Sahne Sanatları
    Müzik - Konser
    Sinema - Tv
    Kültür - Edebiyat
    Tarih - Arkeoloji
    Tasarım - Mimari
    İnsan - Polemik
  ●  Bizden Haber
  ●  Yazarlar
  ●  Yasal Uyarı
  ●  Linkler

 

Bizi Facebook'tan Takip edin Bizi Twitter'den takip edin

 

Üye / Yazar Girişi

 Kullanıcı :

 Parola   :

  Kayıt Ol

 

 

Kuzgunun Rüyaları

ŞEHİR TİYATROLARI
İSTANBUL DEVLET TİYATROSU

  


 

 

 

 

 

 

YENİ EZOP NİHAT GENÇ

Nihat Genç’in Halk TV programları her gün yayınlansa da şu anlattığı fıkraları yazsam diyorum. Cuma akşamı canlı yayın, Cumartesi Pazar banttan yayın var.

Ezop bu işte. Aisopos; Oğuz Opası… Oğuzlu bilgedir o, her duruma uyan bir fıkrasıdağarcığında hazırdır. Akıl hocasıdır, üstelik Nasreddin hocanın memleketlisidir.

İskender’in Gordion’a kadar geldiğinde buralardan bilge kişileri esir alıp Atina’da zenginlere köle sattığı yıllarda yaşadı Ezop. Önce, Frigya’dan Klikya’ya esir götürüldü, muhtemelen Eskişehir’den Antalya’ya, oradan da Atina’lı zengine satıldı.

Cenevizli köle tacirleri Anadolu’dan topladıkları savaş esirlerini köle olarak Atina’ya, Venedikli köle tacirleri ise Roma’ya satardı. Esirler iyi para ediyordu, özellikle de bilge kişiler. Yenik düşen şehirlerdeki ilaç yapmayı bilen kadınlar, korsan teknelerinde kürek çekmek için veya gladyatör yapılmak için iri yapılı delikanlılar, falcılar, gök bilimciler, vs meziyeti olan herkes esir olarak götürülüyor ve satılıyordu.

Bilge köle Ezop, efendisine akıl hocalığı eder, öğütler verirdi. Onun öğütleri dilden dile dolaştı, La Fonten’in masallarına kadar girdi.

Bu Anadolu çok bereketlidir, bugün yeni Ezoplar çıkıyor, işte Nihat genç. İnce zekâsıyla olanı biteni anında kavrıyor, şap diye getiriyor fıkrayı. Biz fıkra diyoruz ama, hepsinde nasihat var. Ezop da orda, Nasreddin Hoca da…

“Debelen debelen gara tavuk, bir umudum sende…” demiş bir izleyicisi. İzleyicisiyle nasıl bir uyum içinde olduğunu görmek için örnektir. Bu denge, bu uyum var ya; bizi kaç bin yıldır millet yapan ulu akıldır. Onu dinlerken dedim ki içimden, bu topraklar daha nice Ezop çıkartır…

Genç Ezop Nihat, sevgili kardeşim!

İyi ki varsın, bu topraklardan umudumuzu çoğaltıyorsun. Debelen debelen ki, torunlarımız seni dinleyerek büyüsün. Onlara Ezop kültürü ekiyorsun. Bu kültür ekildiği yerden mutlaka filiz verir, suyu gördüğü anda büyür o. Tabiat ana böyledir, onun için “tabiat ana” deriz ona, koynuna ekilen her şeyi saklar günü gelince çıkartır verir. Bin yaşa Genç Ezop Nihat kardeşim.

Genç sözcüğünü de açayım: Yeni-ece; yeni-esiğ, yenci, genç! Fonetik açılımıyla Nihat’ın soyadı nasıl da örtüştü…

Nihat bana da bir akıl versin, çözemediğim sorular var kafamda.

Tablet bilgisayar reklamlarını dinliyorum, isterse kuran da okuyormuşsun ondan. Nasıl olacak şimdi? Kuran’ın belli yükseklikte ve temiz yerde olması lazım, yanında porno resimli şeyler olmaması lazım, değil mi? Ama bu reklamda aynı tabletten her türlü sinemayı da izleyebilirsiniz diyor. Tabletinize hem Kuran hem sinema yükleyebilirsiniz. Bu nasıl olacak?

Tablet bilgisayarların dini ihtiyaçlar için kullanılmasına dair bir fetva gerekecek. Ne olacak bu işler, teknoloji meknoloji derken bildiklerimizi karıştırmaya başladık.

Geçen benim komşu Salim usta, soğuk demircidir, yeni yapılan kilisenin pencere demiri için Batıkent Protestan Kilisesinden papaz aramış. Ustanın kafası karışmış,Adıyamanlı şeyhine sormuş, ondan olur almış ve yapmış kilisenin demirini, parasını da almış. Bunu camiye yapsam para almazdım, diyor. Yaptığı içine de sinmemiş, haram yemiş oldum mu, diye etrafına sorup duruyor.

Sevgili Genç Ezop, şu bizim Salim ustaya göre bir fıkran var mı?

Bir de bizim andıçlı Arınç’ın hallerine uyan fıkra varsa… Adam bunca yıldır PKK’nın gizli hamisiymiş meğer, Diyarbakır Cezaevinde o gün yapılanların PKK’yı dağa çıkartmak için özellikle yapıldığını da bilmiyor. Kenan Evren’e hesap sorarken asıl bunun hesabını sorması gerekmez miydi?

Şimdi dağdan indirmek için aynı tezgahı bir daha açıyorlar. Üretilmiş bir malzeme, hem dağa çıkma sebebi hem dağdan inme sebebi nasıl olabiliyor, bu kadar kurnazlığı anlatacak fıkran var mı?

Arınç, ABD’ye “görev bitti, malın adrese paket teslimi için adres gösteriniz” derse, verilen adreste Türkiye değil de Kürdistan yazarsa, bu kadarına fıkra bulamazsın, değil mi?

Eğer Öcalan’ı ev hapsine çıkartırlarsa onun can güvenliğini nasıl koruyacaklar, bence Arınç için en önemli sorun bu; yani, Öcalan’ı şehit yakınlarından korumayınasıl başaracak?

Yoksa, dağdan PKK’yı indirip özel güvenlik şirketi mi kurduracak?

Bu iç savaş demektir Nihat, bunun fıkrası olmaz!

Ek: Dün Cumhuriyet şehidi Necip Hablemitoğlu’nu ailesi ve sevenleriyle birlikte mezarıbaşında andık. Bugün, Ergenekon şehidi Ali Tatar’ı mezarı başında anıyoruz. Her ikisi de ışıklar içinde uyusun, vatan onlara minnettardır!


Mahiye MORGÜL
19.12.2012

Facebook ta paylaş


Yazarın Tüm Yazıları...  -   Yazar'a mesaj yaz  -   Yorum Yaz 



 

Yorum Yaz

 

Tavsiye Et

Okuyucu Yorumları


 

SanatsalHaber Basın Konseyi üyesi olup Basın Meslek İlkelerine uymaya söz vermiştir. SanatsalHaber'de yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Sitede yayınlanan yazı ve fotoğrafların her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Copyright © 2008-2021 SanatsalHaber.com.