BELİRTİLER VE…

Doğa büyük üstad… Neler göstermiyor ki görmek isteyene… “İzle beni al haberi!” diyor aldırana, algılayana, alıp vermeyi sevene… Uzun zamandır izlediğim ve bir uzmanı ile de paylaştığım konunun bazı açıklamaları ortaya çıktıkça sizlerle de paylaşmalıyım. Yazdan bu yana izlemelerim arttı aynı yaşam düzeni içerisinde olunca ve belirtileri belirleyince… Şimdi neden söz ediyorum ve bu kelimeler anlatacak size de… Karınca ve bulut…

Gün içerisinde gökyüzünü aynı açıdan zaman zaman izleyince bulutlardaki değişimi daha açık kavramak çok güzel hele de sonuçları ile bağlayınca. Ona eklenen ve her evde olsa da görmenin zor olduğu ya da görür görmez temizlediğimiz karıncalarla çalışma masamda birlikte yaşamak ve şaşmaz belirti hareketlerini yakından izlemek… Şimdi diyeceksiniz biliyorum bu hoca emekli olunca kafayı sıyırmaya başladı iyice… Zaten profesörler azıcık öyle tanınırlar değil mi? Evet onaylıyorum arkadaşlarım kızsa da zira öyle olunca takıntı olunabiliyor ve takıntılılık da bilimsel ispatta işe yarıyor. Bilim ne?

Gördüğün, düşündüğün konuyu ortaya at, incele, verileri topla, tartış, gerçekleri gör ve göster değil mi? Ancak rakamlarla destekle istatistik kullan ki inandırıcı ol!... Şimdi açıklamam varsayımlarımla gelen ispatlar. Bir yıldır karıncaları ile deprem tahmini için yıllarını veren Kadir Sütçü beyle fikir paylaşıyoruz. Sonuçları görmekse güzel… Özellikle nasıl diye şaşıracağınız konu, ‘buradan pasifikteki yüksek şiddette deprem tahmin edilebilir mi’ olacak biliyorum. Evet edilebiliyor ve son olanı da paylaşmak üzere yazıyorum. Önceki yazdığımızda 7 üzeri depremlerde evde de karıncalar toplandı dediğimizde inanan olmadı belki ancak bugün son göstergelerle tanımlayacağım. Belki gözleyen artar ve yakınımızda olacaklardan önceden haberdar olmamızda etkiyi arttırabiliriz. Kaç gündür kimse takip etmediğinden bilemez ama son İran depremi ki geçmiş olsun bilinenlerden. O gelmeden önce de karıncaların rahatsızlığı, bulutlardaki değişimleri inceleyerek Sayın Sütçü de sayfasında uyarılarda bulunmuştu. Benim göstergelerim de yanıltmamıştı, izlemeyi sürdürdük ve bugün noktayı koymalıyız. Bundan böyle yakın çevremizdekiler için daha uyanık olmamız ve çalışmalarımızı hızlandırıp izleyen sayımızı ama ciddi olarak arttırmalıyız.

Dün gece belirtilere bakıp yarına yine 7 haberi ile kalkarız diyerek mailimi attım ve geç saatte yattım. Kalktığımda mutfakta karıncalar küme halinde günaydın dedi. Dün de aynı ve çok daha fazlaydı ve ölüleri de vardı. Yine bir şey olacak derken diğer belirtiler de oluşunca interneti açtım ve Kuril adaları 7.2 hiç şaşırtmadı yine… Ne işine pasifikte olduysa diyeceğinizi biliyorum. İşte işin asıl sorunu burada. Nasıl ki bumerang ve domino oynamayı seviyorsak, dünyanın da aynı oyunlarla oynadığını bilmemiz gerek! KAF yani Kuzey Anadolu Fay Hattı Ülkemizin en canlı fay hattı ki sonuçlarını gördük Marmara ve Düzce de, DAF ise Doğu Anadolu Fay Hattı ki o da Van da gösterdi, Egede de Kütahya örneğimiz ve hepsi son yılların büyük felaketleri olarak tarihe geçti.

Pasifikse domino başlangıcı olarak atışını yaptıysa ne düşünmeliyiz. Biliyorum şimdi herkes Allah Korusun dedi hemen. Tabi ki koruyor ama düşünceli olmamızı da istediğinden koca bir beyin taşımamızı sağlamış. Arkaya da uyarıcı bir küçük beyin yerleştirmiş. Demek ki iyi izleyip gelecek zararları görmemiz ve korunabilmede yardımcı olabilmemiz istenmiş. O zaman herkes daha duyarlı olmalı mı? Son yılın hassasiyetini de belirten tüm uzmanlarımıza da kulak verip yapılabilecekleri destekleyelim ki yaşıyorsak madem korkusuzca, konforlu olarak yaşayabilmede tuzumuz olsun. Bu iş ciddi ve çalışanlara tam destek gerekmekte. Benim sadece evdeki izlencemle sonucu görmem laboratuar çalışmaları yapanları nasıl heyecanlandırıyor anlamamak mümkün mü? Bu yazdığım bir yıllık sıkı takibin sadece bugünkü özeti. Birikimlerle ortaya çıkanları da düşünün ve izlemeyi sürdürün, ben öyle yapıyorum, belki yararım dokunur… Yeni yapılaşmalarda beklentilerin yönü ortada… Kentlerin ne beklediği de…

Mesleğimin getirisi açık ve yeşil alanların önemini de bir kez daha vurgulayarak sağlıklı, huzurlu, mutlu günlere…


Prof. Dr. Güniz AKINCI KESİM
19.04.2013

Tweet

Yazarın Tüm Yazıları...  -   Yazar'a mesaj yaz  -   Yorum Yaz 

Okuyucu Yorumları