Anasayfam Yap | Künye | İletişim | Reklam

    Anasayfa

   Resim - Fotoğraf

    Sahne Sanatları
    Müzik - Konser
    Sinema - Tv
    Kültür - Edebiyat
    Tarih - Arkeoloji
    Tasarım - Mimari
    İnsan - Polemik
  ●  Bizden Haber
  ●  Yazarlar
  ●  Yasal Uyarı
  ●  Linkler

 

Bizi Facebook'tan Takip edin Bizi Twitter'den takip edin

 

Üye / Yazar Girişi

 Kullanıcı :

 Parola   :

  Kayıt Ol

 

 

Kuzgunun Rüyaları

ŞEHİR TİYATROLARI
İSTANBUL DEVLET TİYATROSU

  


 

 

 

 

 

 

KOCAM ŞİNİTSEL YAPARSA….

Şükretmek için ne bekliyorsun, ne bekliyoruz?
Ulan insanoğlu!!! Böyle yazmaya devam edersem sansürlenirmiyim diye düşünmeden kendimi alamıyorum doğrusu. Bu hitap tarzı, bu yazış şekli uzaktan yakından benimle ilgisi olmayan bir tür.

Bazen daha kaba bir insan olmak istesem de asla olamadım, hayat tarzımda hiç böyle olmadı. Benimle benzer olmayan insanlardan mümkün olduğunca uzak durdum veya da sustum. Arada ağzımı bozduğumda çok da rahatladığımı fark ettim oda ayrı bir konu

Ama milyonlarca kişiyi ekrana bağlayan, sürekli dizileri ile topluma örnek olan!!! Tv Kanalların birinde böyle bir dizi var…. Demek ki çok normal.
Şu sıra gündemde olan kargaşa, birbiri ardına izlediğimiz olumsuz olaylar, boş yere ölen çoluk çocuk.

En edepli insanları bile çileden çıkardı, edepli olmayan zaten hayat tarzı aşağılarda olan insanları buna katmıyorum tabi.

Ulan İnsanoğlu şükret beee…. Üstünde yaşayabildiğin bir toprak var, atalarının kanları ile birçok ananın can siper ettiği yürekleri ile kazanılan bir vatan, yediğin içtiğin onca insana yeten bin bir çeşit meyva sebze şükret.

Hele de bir işin, başını sokacağın evin, yuvam diyebildiğin damın, seni bekleyen çoluk coçuğun, ailen, sevdiklerin var ise.

Dolu dolu yaşadığın bir hayat var ise çok şanslı olduğunu bil, seni sevgiyle büyüten bir ailen var ise kıymetini bil, halen anne ve baban yanında ise kıymetini bil, sağlıklı sıhhatli biriysen kıymetini bil.
Milyon dolarları olup da böyle servet sahibi olmayan ne çok insan bilirmisin?
Her sene bizleri büyütüyor dersler alıyorsak hayattan, yitirdiklerimiz en büyük ders alabilene….

Geçen senelere kadar yaşamımda iyi günlerde kullanımlık diye sakladığım, (ki iyi günlük kullanımlık ne demekse zira günü güzel sağlıklı geçirmek bile iyi gün demek şimdi çok iyi biliyorum) eşyalar vardı hani eskilerin dediği gibi misafirlik kadehler, tabaklar, dantel örtüler vb., daha itina ile giyilen kıyafetler.

Takiiii, kocamın ‘’biziz bu dünyada misafir‘’ dediği ana kadar. O kadar haklıydı ki biz bunu o kadar iyi yaşamıştık ki. Gerek onun yaşadıkları, zamansız kayıpları, gerek benim zamansız gidenlerim. Bizi dimdik ayakta tutan, sımsıkı kenetleyen gerçekler.
Birbirimizden farklı gibi dursak da, dışarıdan bakıldığında zevklerimiz bile ayrı gözükse de manevi değerlerde ki benzerliğimiz tartışılmaz o’nunla….

Hayat yıpratıyor insanı, sorumlulukları yaşamın ağırlığı, dünyanın hali ister istemez omuzlarına yükler bindiriyor. Esas hüner bu yüklerin altında ezilmek yerine elindeki mutlulukları bilip kıymet verip can ile yaşamak. Bunu biliyor olmak bile şükretmek için bir neden.

Bazı an’ları vardır o’nun, kendini çok yüksek hissettiği o zaman dünyaları baştan yaratırcasına güzellikler doldurur yaşama. Eskilerde daha çok yapardı şimdilerde daha yorgun olsa da; Mutfağa girmekten çok hoşlanır gerisini toparlaması bana kalsa da

Yine öyle günlerden birinde şaraplar soğutuldu en sevdiği mumları yaktı menüyü bir güzel belirledi ve Ünlü şeflerden birinden öğrendiği şinitsel devreye girdi.
Oğlum kahkahalar atıyordu zira babası şarkılar söyleyerek mutfakdaydı. Bana gelip ‘’annecim hazır ol mutfak savaş alanı’’ dediğinde bende koptum. Harika bir lezzetti, sunum çok güzeldi şükrettim, şükrettik.
Mutfak mı? Orasını bir başka sefer anlatırım.:)

Ulan İnsanoğlu!!!
Küçücükler, tek suçu o ortama doğmak olan çocukların ölümleri beni mahvediyor. Onlar oyunlar oynamalılar. Sıcacık yuvalarda sevgi ile beslenmeleri gerekirken hiçbir anlamı olmayan savaşların içinde silah sesleri ile yaşamaya çalışıyorlar, ya da ölüp gidiyorlar.

Kocaman bir vatan var, din dil ırk ayrımı olmadan yaşanabilecek. Bırakalım minicik çocuklar nasıl giyinsin tartışmalarını onlar oyun çocukları sadece oyun. Saygıyı öğretelim sadece saygıyı. Birbirimize, kardeşlerine dünyaya saygıyı. Sonrasında kim ne tercih ederse, nelere inanırsa o yolda ilerler, ilerlesin. Saygı ve sevgi olan her yerde seçilen ne olursa olsun kabul görür, bir başkasına zarar vermedikçe, özgürlüğüne saldırılmadıkça…

Şimdi doğru değimli tv kanalındaki dizi gibi haykırmam; Ulan İnsanoğlu kendine gel ve şükret…


Perrin GÖKDEMİR ÜLKER
24.10.2014

Facebook ta paylaş


Yazarın Tüm Yazıları...  -   Yazar'a mesaj yaz  -   Yorum Yaz 



 

Yorum Yaz

 

Tavsiye Et

Okuyucu Yorumları


 

SanatsalHaber Basın Konseyi üyesi olup Basın Meslek İlkelerine uymaya söz vermiştir. SanatsalHaber'de yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Sitede yayınlanan yazı ve fotoğrafların her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Copyright © 2008-2021 SanatsalHaber.com.