SAVAŞA HAYIR
Bu yazım üzüntülerimin yazısı, bu yazım yaşamak istemediklerimin yazısı ama asla umutsuzluğun yazısı değil. Siyasi yazılar yazmayı çok tercih etmesem de, bu memlekette siyasetten ayrı kalabilmek mümkün değil. Normal ülkelerde siyaset yaşamın ufak bir ayrıntısı iken bizim gibi üzerinde türlü satranç hamlelerinin oynandığı, türlü planların yapılıp yapılıp bozulup yeniden yapıldığı ülkelerde ise ne yazık ki hayatın kendisi.
Seçim sonuçlarının açıklandığı gün ufak bir yorum yapmıştım;
‘8 Haziran.
Bence koalisyon zor, kimse tükürdüğünü yalamak istemez gibi, dolayısıyla benim beklentim erken seçim, orda da hükümet avantajlı gibi görünüyor, yine olan vatandaşın cüzdanına olacak gibi fakat bazıları artık bitti de okeye dönüyor zaten, dolayısıyla bundan sonra yeni bir satranç oynanacak, görelim bakalım...’
Tek başına iktidar olmak görünen şartlarda mümkün olmadığından memleketi erken seçim kıvamına getirmek lazımdı. Fakat bunun için memleketi karıştırmak yetmez bütün ortadoğuyu da içine katmalı mantığı fazlaca iddialı fazlaca cesur ve fazlaca tehlikeli. Şu bir gerçek; savaşı aklı başında kimsenin onaylaması mümkün değil, e bu durumda savaşı zorunlu göstermek en kolay yol. Ama onca sıkıntı ve gerginlikten zaten bunalan insanların bunu hiçbir şartta kabul etmeyeceğini de görmek lazım. Evet herkesin bir siyasi görüşü, yorumu var fakat insanları savaşa ikna edebileceğini düşünmek de bu günümüz şartlarında komik oluyor artık. Her ne kadar sosyal ağlara müdahale ve yasaklama yolları denense de teknolojiyi biz yaşlardan çok daha iyi kullanan gençlere hiçbir yasak da işlemiyor, iletişime her yol kolayca bulunabiliyor.
Upuzun seçmen listesinde var olan bir sürü partinin ne yazık ki sadece milletvekili çıkardıkları kadarıyla konuşma ve muhalefet hakkının olduğu. tek tük çıkan seslerin de halka bir şekilde ulaşamadığı bu şartlarda bence tam da iyi bir liderin çıkması gereken zamanlar. Alternatifsizlikten ne yapacağını bilemeyen kararlı ve duyarlı kitlelerin bile bir yerlerde tıkanıyor olmasının yolu ancak bu şekilde açılabilir. Her şey yolundayken zaten yeni oluşumlara çok ihtiyaç da olmaz.
Çözümsüzlükten yeni alternatif iyi bir çözüm çıkarsa pek çok insanı gönlüne taht kuracak birlik sağlanabilir diye düşünüyorum. Şu anda ne hükümeti nede muhalefeti güven vermeyen bir yönetim, elbetteki kaostan başka bir fayda sağlayamıyor.
Sapla samanın iyice karıştığı, yanlı yayınlarla önyargısız değerlendirme bile yapılamayacak hale gelen şartlarımızın hızlıca; kararlı,net,duyarlı,tarihten ders alarak geleceğe yön vermesi gereken duruma dönüşmesi gerekiyor. Yapılan siyaset şu anda sadece kendi gibi olmayanları karalamak. Bunun ötesine geçebilen ‘’Devlet Adamı‘’ sıfatlı tavırların bile sayısı yok denecek kadar az ne yazık ki. Dolayısıyla yanlış politikalarla dile gelmesi bile korkunçken savaş olasılıklarının hatta belki farkında bile olunmadan kendimizi birçok kollu savaşın ortasında buluvermek olabilecek en korkunç senaryo.
Ne yapmalı sorusunun cevabına gelince; herkes üzerine düşeni yapmalı. İster yakın bulduğunuz partilerle çalışmalara katılmak, ister yeni oluşumlara destek olmak, haa hiçbir şey yapamıyorum diyorsak da; sosyal medyayı ‘’bize dayatılan anlamsız paylaşımlar ‘’ yerine bari daha bilinçli, daha etkili kullanabilmek. Örneğin twitter ne kadar etkili ki, en kolay yoldan hemen yasaklanabiliyor diye bir düşünmek gerek.
Yüksek öğrenim tercih sonuçları açıklandı. Geleceğimizin mimarları, ortalama 4 yıl sonra memleketin emekçileri olacak olan tüm gençlerimize önce kocaman tebrikler, sonra bol başarılar. Kendinizi sakın hafife almayın, dört yıl sonra iş hayatının egemenleri siz olacaksınız. Sizlerin hem bireysel olarak hem de topluma faydalı olarak çok güzel işlere imza atacağınıza inanıyorum. Sizler tecavüze uğrayan çocuklara sağlıklı raporu vermeyecek kadar bilinçli ve asil hekimler, kentlerimizi harika tasarımlarla yapılandıracak kadar donanımlı mimarlar, doğayı önemseyerek, zamandan ve enerjiden daha tasarruflu yararlar sağlayacak kadar mühendis, insanlara insan oldukları gururunu yaşatacak kadar adil hukukçu, düzenin sıkıntıya soktuklarını oradan çıkarabilecek kadar psikolog, ve daha bir sürü güzel özelliklerin sahibi meslek duayenleri olacaksınız. Buna yürekten inanıyorum. Kazanamayan gençlerimize de sözüm sakın üzülmeyin, bizler sizin her çabanızın farkındayız. Olmaması bizlerin sizlere ölçüsü değil kesinlikle. Bizim için sizler her zaman bizden onlarca adım öndesiniz zaten.
Ve son sözüm her zaman ve her koşulda #SavaşaHayır , bu memleket çok güzel şeyleri hak ediyor, çocuklarımızı, gençlerimizi takdir ediyorum ve başardıkları her bir küçük adım için dahi tebrik ediyorum, yolunuz açık olsun. Bulunacak onlarca, yüzlerce barışcıl çözümler varken, sağlıklı gelecek nesillerimiz için bir kez daha ve çok kez daha ; #SavaşaHayır
İlknur ERŞAHİN ÇAKICI 24.07.2015
Yazarın Tüm Yazıları... - Yazar'a mesaj yaz
-
Yorum Yaz
|
|