Anasayfam Yap | Künye | İletişim | Reklam

    Anasayfa

   Resim - Fotoğraf

    Sahne Sanatları
    Müzik - Konser
    Sinema - Tv
    Kültür - Edebiyat
    Tarih - Arkeoloji
    Tasarım - Mimari
    İnsan - Polemik
  ●  Bizden Haber
  ●  Yazarlar
  ●  Yasal Uyarı
  ●  Linkler

 

Bizi Facebook'tan Takip edin Bizi Twitter'den takip edin

 

Üye / Yazar Girişi

 Kullanıcı :

 Parola   :

  Kayıt Ol

 

 

Kuzgunun Rüyaları

ŞEHİR TİYATROLARI
İSTANBUL DEVLET TİYATROSU

  


 

 

 

 

 

 

OYYYYY ‘’OY‘’

Baştan yazayım ben öyle herkesin defalarca tekrar ettiklerini yazmayı sevmiyorum. Bunu genelde yeni bir şeyler üretemediğimde ve zorunlu hissettiğimde yapıyorum. Kendimi fark ettirebilmek konusunda görevlendirmeyi seviyorum. Dolayısıyla elbette ki oy vermek kadar vermemek hakkı da var. Verir vermez kime ne, oy vermeyenler gözüme görünmesin vs gibi komik cümlelere tanık oluyorum :))

Oy da vermez, şikayet de eder, vermiş gibi de yapar, bunlar kişilerin kendi kararıdır, kendi karakteridir, gelip bir şekilde arkadaş listene de konmuşsa kuş değil ya kışt diyesin. Herkesin kendi düşüncesi doğrultusunda oy vermesi ve siyasi düşünce içinde olması da gayet normaldir, herkesin aynı düşüncede ve aynı parti sempatizanı olmasını beklemek hem komik hem de faşizan bir düşünce tarzıdır, hele de duygusal ya da herhangi bir baskı yolu ile insanlara görevini hatırlatmak insanları aşağılamaktır. Ancak kendi fikrini zikrede bilir öneride bulunabilirsin. Uyar uymaz, yapar yapmaz, açıklar açıklamaz, gizler gizlemez, dürüsttür değildir, yalan söyler söylemez, savunur savunmaz vs vs vs.

Sen bunca zaman bunca konuda tanımadın da oy verip vermemesine göre sosyal paylaşım sitelerindeki arkadaş listende tutmaya ya da silmeye karar veriyorsan zaten sana geçmiş olsun, inan silip silmemen de umurunda olmayacaktır :))

Bir insanın görev bildiğini yapması; yapmayanları eleştirme hakkına sahip olabilmek için değil, görev sorumluluğunu üstlene bilmekle ilgilidir. Buradan çıkan sonuç oy kullanmamayı teşvik etmek değil insanlara zorla bir şey yaptırmanın yararı olmayacağı gibi, zorla yaptırabileceği düşüncesini taşımanın doğru olmayacağını gösterebilmektir. Ben oyumu kullanacağım, eminim ki benim gibi düşünenler de zaten oylarını kullanacaklar, farklı düşüncelerle oyunu kullanmamayı düşünenler ise zaten kullanmasalar daha iyi gibi. Zorlamayla hiç bir şey olması gerektiği gibi olamaz diye düşünüyorum. Sorumluluk duygusunu geliştirmek için verilen ödevini yapmamakta direnen bir çocuğa ödevini zorla yaptırmak, sorumluluğu öğretmeyeceği gibi, ebeveynlerin baskıyla yaptırabileceğini düşünüyor olması da ayrı bir trajedidir. Ki hiç kimse sizin çocuğunuz da değildir.

Hatırlatmakta fayda olabilir; fiziksel ya da başka her hangi bir sebeple oyunu kullanmak isteyip de kullanamayacak olanlar var ise yardımcı olmaya çalışmak için elimden gelen ne varsa ben yapmaya hazırım.

Bu arada oyunu kullanmasına zorladığınız herkesin sizin meylettiğiniz sonuca yarar şekilde oy kullanacağını düşünmek de işin bir başka komik yanı ve aslında farkında olmadan kendinize ve inandığınız düşünceye güven duymamakla ilgili. Bu arada baskı için edilen küfür ve hakaretlerden söz etmek bile istemiyorum, bu durumu tarif edecek sözcük bile bulamıyorum. Baskı ve komik şantajlar yerine fikirleri ve partilerin kendimiz dahil bilmediğimiz tüzüklerini amaçlarını vs paylaşır konuşursak tartışırsak eminim çok daha iyi sonuçlar ve çok daha katılımcı çok daha bilinçli seçimler olacaktır. Zaten bu anlamsız duygusal ve diğer baskıların farkında olarak ya da olmadan hangi bir fayda sağlayamayacağını fark eden kişiler tarafından yapıldığını sanmıyorum, ya da iyi niyetli kişilerin de üzerinde çok fazla düşünmeden fayda-zarar analizi yaparak paylaşımlarda bulunduklarını düşünmüyorum.

Ve bir kez daha diyorum ki; amacımızı belirleyelim, yolları saptayalım ve sonuca ulaşmak için hareket edelim. Lütfen ama lütfen şu anlamsız ve bize dayatılan sürü psikolojilerinden uzaklaşalım.

Ne dersiniz o zaman sonuca ulaşmak daha kolay ve daha doğru olmayacak mı? Ben bilmem beyim bilir, pardon beni şaşırtmaya çalışanlar bilir mi diyelim? Yoksa biraz daha bilinçli söylem ve paylaşımlarla üstlenmeye çalıştığımız bir nevi toplumsal haberciliğimizi daha usturuplu mu yapalım?
Okurken gülüyorum ama bence küserim, silerim, mahvederim, küfür ederim, vallahi darılırım, bir daha selam dahi vermem yerine; en iyi söylem '' Koy verme, OY VER '' : ))


İlknur ERŞAHİN ÇAKICI
28.10.2015

Facebook ta paylaş


Yazarın Tüm Yazıları...  -   Yazar'a mesaj yaz  -   Yorum Yaz 



 

Yorum Yaz

 

Tavsiye Et

Okuyucu Yorumları


 

SanatsalHaber Basın Konseyi üyesi olup Basın Meslek İlkelerine uymaya söz vermiştir. SanatsalHaber'de yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Sitede yayınlanan yazı ve fotoğrafların her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Copyright © 2008-2021 SanatsalHaber.com.